Kitabın başkarakterleri Gılgamış'ın, Medusa'nın, Kasandra'nın ve daha nice kahramanın ayak izlerini takip ediyor ve ölümsüzlüğün, intikamın ya da kendi kuyruğunu yiyen bir yılanın peşinde, şehrin onları sürüklediği sokaklar boyunca dolaşıp dururken aslında kendi ruhlarının derinliklerine iniyorlar.Abrakadabra – Ölümsüz Hikâyeler ince kurgusu ve akıcı diliyle etkileyici bir anlatı sunmayı başarıyor.“Bu şehrin sadece beton yığınlarından ibaret olmadığını o günlerde anladım. O da bizim gibi bir canlıydı. Deris

Uykundasın küçük bilge, belki de hiç uyanmak istemeyeceğin harika rüyanın tam ortasındasın. Harekete geç, suyun uyandı, toprağın uyandı, havan ve arada kalan tüm mekânın uyandı. Sıra kimde mi? Tabi ki sende. Uyannnn… Yeniden doğabilir misin tohumundan? Korkma küçük bilge, sahip olduğun ışıltıyı kimse senden alamaz. Kalbinin haykırışını hissedip, en derininden gelen sesine kulak ver. Kapının önündesin, açıl dersen açılacak o muazzam kapının tam da önünde... Yalnızca iste, öyle bir iste ki tüm kâinat şahit o

ATLANTİS TUA TAŞI KORUYUCULARI AKAŞA DENİZ TARHAN NEW AGE YAYINLARI Efsaneye göre Atlantis’in çöküşünde önemli rol oynayan ve dünyanın kalbi sayılan Tua Taşı kötü güçlerin eline geçmek üzere. Kahramanlarımız Tua Taşı’nı ve dünyamızı yok oluş ve felaketlerden kurtarabilecekler mi? Tesadüf gibi görünen, aslında hiç de tesadüf olmayan gelişmeler, ilahi bir düzenin parçasıdır. Hayat; yaşanan, yaşanmayan birçok farklı olasılıklarla var olmuştur. Hayatımızdaki tercih ve tesadüfler, aslında bu ilahi düzendeki f

Nedir, Tarih? Geçmişin bilgisi mi? Belgelerin incelenmesi mi? İnsanlığın ortak hafızası mı? Kim ne derse desin, aslında Tarih; geçmişte yaşanan olayların bizzat kendisinden ziyade bu olayları gözlemleyen kişilerin anlattıklarından ibarettir. Peki ya bu olayları gözlemeyenler gördüklerini yanlış yorumladılarsa? Ya da kasıtlı olarak bize yanlış aktardılarsa ne olacak? İşte tam da bu süreçte devreye Esrar-ı Havas giriyor. İstanbul Üniversitesi Tarih Profesörü, Yusuf Zaralı’ya gizemli bir mesaj geliyor ve Arkeo

Çokluğun eşsiz manzarasını görmeye hazır mısınız? Beyaz ışığın prizmadan geçip kendi gökkuşağını seyretmesine… Kuytularına girip unuttuğun definelerini bulmaya… Anahtarları kaybettiğin kilitleri açmaya… Çıkmaz sandığın yollardan en güzel manzaralara ulaşamaya… Sığamayacağını düşündüğün en küçük kapılardan devleşerek geçip, içindeki çok sesli orkestranın muhteşem uyumla çaldığı şarkını duymaya hazır mısın? Senden sana gelecek mesajlarını anımsa. Unutma değerli parça hatırladığın kadarsın. Korkma derinlerinde

1834 yılının sonlarına doğru bir Cumartesi akşamı Grisier'nin eskrim odasının bitişiğindeki küçük salonda toplanmıştık; kapı açılıp içeri Alfred de Nerval girdiğinde bir elimizde kılıç, ağzımızda puro, hocamızın ara ara destekleyici anekdotlarla bölünen bilge teorilerini dinliyorduk. Pauline gizli çekmeceleri olan bir eserdir. Dumas onları açmak için 17. yüzyıldan beri rağbette olan "gömülü roman" tekniğinden faydalanır. Bu teknik, sırayla anlatıcı olan karakterler sayesinde birbirine bağlanan, art a

Peyker'in izdivacı onun için bir darbe-yi müdhişe [müthiş darbe] olmuştu. Mesele çıkar çıkmaz kızının fikr-i izdivacına [evlilik fikrine] karşı isyan etti. Hususiyle Peyker'in yapmak istediği gibi bir izdivac-ı âşıkâneye [âşıkâne evliliğe] affolunmaz bir kabahat nazarıyla bakıyordu. Muvafakat etmemek için bir müddet uğraştı; sonra Peyker'in firar etmek tehdidine mukabil bütün kuvvetleri düşerek bir teslimiyet-i mezbûhane [boğazı kesilmişçesine bir teslimiyet] ile rıza gösterdi... "Ne anlatır Halid Ziya, üz

Bu kitap, cinselliğini yaşamak isteyen genç bir kadının hezeyanlarından doğdu. Evlenmiş ayrılmış bu genç kadının üzerindeki baba ve aile baskısı o kadar yoğundu ki, 35 yaşında olmasına karşın bir türlü flört edemiyor, bir akşam yemeğe çıkmak için ailesine kırk yalan söylemek zorunda kalıyordu. Yeniden evlenmek isteyen kadın, yeni tanıştığı adamla yemeğe ve seyahate çıkmak, hatta sevişmekten yanaydı ki, ilk evliliğinde yaşadığı hayal kırıklığını yaşamasın!Çünkü cinsellikten hiç bir şey anlamamıştı ilk evlil

Milattan Sonra 2043. Her şey dönüştü. Eski düzenden ve sistemden geriye hiçbir şey kalmadı. Muazzam Teknoloji Harikaları ile donanmış şehirler. Ruhsallık düzeyinin en ileri boyutunda bir yaşam. Uthra Dünyası. Rüyalar evreninden, Gerçekler dünyasına Gel Gitlerle dolu bir serüven. Neşa, İyi Düşünce ile birleşmiş olan Gerçeğin gücünü görebilecek miydi? Neşa komadan çıkıp, gerçekler dünyasında yerini alabilecek miydi? Zamanda yapılan yolculuk. Anılar Neşa'ya hangi mesajları vermeyi amaçlıyordu? Gizeml

Ölüler, canlılar, iblisler ve ruhların paralel boyutlardan oluşan devasa bir evren... Tanrıların kurduğu ve onların elçileri olan yüksek elflerin yönettiği adaletsiz bir düzen... Merkezinde yedi büyü öğretisi ve hepsine hükmedebilen saklı öğreti bulunan bir denge... Farklı ırk ve kültürleri, ortak dil ve para birimini içeren organik bir dünya... Asırlardır süregelen kanlı savaşlar ve kan şevketini dizginleyemeyen kahramanlar doğuran koca bir devran... Ardında bütün bu gizemleri barındıran Şargad açıklarına

Akıl Evreninde yaşanan müthiş bir macera. Atlanta ve Güney Afrika arasında geçen gizemli olaylara tanık olacaksın. İki Deniz'in birleştiği yer desem, belki sana bir şeyler anlatabilirim. Bir yandan, Nefesini tutarak okuyacağın, derinlerden yüzeye hızla çıkar gibi hissedeceğin, sürpriz cümlelerdeki sırrı anlamaya çalışacağın, Öte yandan, Matematiksel kod ile yazılmış bir gizemi çözmeye çabalayacağın, Kendi yaşamına dair en ufak bir benzerlik bulamayacağın, Bir kitaba davet ediyorum seni. Ben Neşa

Ben Bohiko. Alev kusan heybetli bir Naukar olarak başladığı serüveni, yüzlerce ölümle taçlandıktan sonra Gabeş bataklığında kurbağa olmaya mahkum edilen bir ejderhayım. Kaderimi tersine döndürebilmek için tek ümidim ise Zindelo. Nam-ı diğer; inanç taciri, üfürükçü, simyacı ve büyük kurtarıcı Tek bir hayat içinde benim sayısız ömrümde edindiğimden çok isme ve unvana sahip olan bu adam, lanetli döngümü kırmama yardımcı olabilecek mi?

NE SORUYORSAN ONUN CEVABINI ALACAKSIN Yıllar seneler birbirini kovaladı. Pamuk prenses ve prens, kral ve kraliçe olarak ülkelerini mutlu yönetmişlerdi ama o son gün gelmiş, bu dünyadan göçüp gitmişlerdi ve sonra onların çocukları, sonra onların torunları... Üvey annesinden kalan sihirli ayna aynen prensesin koyduğu yerde, zindanların tozlu derinliklerinde beklemeye devam ediyordu. O ayna ki; onun bunun elinde ne dağlar, denizler, çöller aştı. Bazen bir göçebenin çadırına yol aldı, bazen bir firavunun göz

BU BİR ROMAN, AMA SADECE ROMAN DEĞİL... Bir solukta okuyacağınız bu kitap; üzerinde yaşadığımız ve yuvarlak bir taş-toprak parçası sandığımız Dünya ile ilgili bütün bildiklerinizi toz duman edecek... Dünyadaki gizli savaşın ardındaki gerçekler neler? Yeraltındaki gelişmiş uygarlıklarda kimler yaşıyorlar, bizlerle nasıl irtibat kuruyorlar? illuminati örgütünü kimler yönetiyor? Hitler nasıl güçlendi, üstün teknolojiyi kimlerden aldı, öldü mü, kaçtı mı, onun için kimler gizli bir pazarlık yaptı ve aynı güç