Sayın hocam, sohbetimizin başından itibaren aslında siz bir insan portresi çizdiniz. Bir insanın belli niteliklere sahip olduğunda yaşam yolunda önce kendine sonra çevresine, yaşadığı coğrafyaya ve dünyaya eğer isterse ve farkına varırsa nasıl etki edeceğini anlattınız. Birçok özellikten bahsettiniz. Ben bu harika serüvenin sonunda sizi dinledikten sonra 20. yüzyılın usta yönetmenlerinden Andrey Tarkovski’nin “Her insanda dünyanın, gördüğü ve algıladığı şekilde var olduğunu sanma eğilimi vardır. Ancak ne yazık ki dünya bambaşkadır.” sözünü anımsadım. Siz, etrafınızdaki herkese, yolunuzun kesiştiği akıllara ve kalplere tam da bunu söylüyorsunuz aslında. Ve söylemekle de kalmıyor, bunun yol haritasını sunuyor, rehberliğini yapıyor, bakmayı değil
görmeyi öğretiyorsunuz. Aklın, kalbin ve ruhun bütünlüğüyle elde edilen derinliğin, insanın hayatına nasıl büyük bir zenginlik katacağını anlamalarını ve bunu gerçekleştirecek güce de sahip olduklarını söylüyorsunuz. Kitaba ulaşacak her yaştan her statüden okurun hayatına etki edecek öğretiler ve değerler sundunuz. Bana yaşam ve kariyer yolculuğunuzun ilhamını kaleme alma ve
paylaşma iznini verdiğiniz için teşekkür ederim. Yaşamınıza tanıklık etmekten ve onu kaleme aldıktan büyük gurur ve mutluluk duydum