Alfabe bilgisine sahip olan kişiler için hazırlanan bu çalışma ile okuma becerinizi artıracak, başlangıç seviyesinden ileri seviyeye kadar olan farklı metinlerle aşamalı olarak hem kelime hem de yazılış biçimleri konusundaki bilgilerinizi pekiştireceksiniz. Osmanlı Türkçesi Öğrenim Seti başlığı altında sunulan bu çözümlü metinler ile, * Seviyenize göre kitap seçebilecek, * Farsça ve Arapça kelime dağarcığınızı genişletecek, * Metnin Arap harfli kısmı ile Latin harfli kısmını aynı sayfada görerek kelimelerin

Temel Farsça bilgisine sahip olan kişiler için hazırlanan bu çalışma ile dildeki hakimiyetinizi artıracak, başlangıç seviyesinden ileri seviyeye kadar olan farklı metinlerle aşamalı olarak Farsça bilginizi pekiştireceksiniz Farsça Öğrenim Seti başlığı altında sunulan bu çözümlü metinler ile, Seviyenize göre kitap seçebilecek, Kelime dağarcığınızı genişletecek, Bilmediğiniz kelimeler için sözlük karıştırmaya gerek duymadan kitabın arkasındaki sözlükten faydalanabilecek, Metnin Farsçasını, çevriyazısını ve

Türkiye'de özel dershaneler epeydir eğitimin en büyük sorunlarından biri. Evet, dershaneler bir neden değil, sonuç. Eğitimde niteliği ve eşitliği gözardı eden politikaların bir sonucu. Daha çok sınav odaklı eğitim sisteminin yarattığı sözde bir çözüm. Piyasadaki aktörlerin, yani kapitalist işverenlerin buldukları bu çözüm, Türkiye eğitim sisteminin hiçbir sorununa çare olamadı, olamıyor. Milyonlarca öğrencinin dershanelere gitmesine, onca para, zaman ve emek harcamasına rağmen eğitimdeki sorunlar giderileme

Çizim yaparken en önemli şey; gördüğünüzü, zihninizde canlandırarak, en doğru ve özgün biçimde ifade etmenizdir. Çizim yapmak, keşiflerle dolu uzun ama zevkli bir yolculuktur. Bu zevkli yolculuğa çıktığınızda yanınıza alacağınız malzemeleriniz öncelikle kâğıt ve kalemdir. "Kurşunkalem", bu yolculukta size yön gösteren pusulanız olacaktır. Bu kitapla, herhangi bir konuyu nasıl çizeceğinizi aşamalı bölümler ve temel bilgilerle öğrenmiş olacaksınız. Dünya sanatının usta ressamlarından örneklerle çizimin ön

Bir kaç on yıl öncesine kadar doğanın insanlaşması, çalışmanın, toplumsallaşmanın, aklın gelişmesinin bir mucizesi olarak değerlendiriliyor, hayranlıklarından bu süreç içinde saptanabilen evrim aşamalarını anlamak ve anlatmakta en yetkin kişiler bile büyük zorluklar çekiyorlardı... Şimdi artık bu konu büyük bir bölümüyle aydınlandı. Bulgular, bir senfoni güzelliğiyle sergileniyor... Darwin Kuramı´nın doğruluğu ve güzelliği öneri olmanın ötesinde ayrıntılarıyla saptandı... Ve saptanmaya devam ediliyor. Ancak

Uluslararası hukukun büyük kurucularından Hollandalı ünlü hukukçu Hugo Grotius (1583-1645), Savaş ve Barış Hukuku başlığını taşıyan üç ciltlik yapıtını 1625de Latince olarak yayımlamıştır. Kısa bir süre içinde kitabın yeni baskıları, sonra da dünyanın yaygın dillerine çevirileri yapılmıştır. Grotiusun görüşleri ve düşünceleri yurdumuzda da hukuk felsefesi, kamu hukuku ve uluslararası hukuk alanlarında çalışanlarca gereği gibi ele alınmış, çeşitli açılardan incelenmiştir. şu var ki, bugüne kadar, De lure

Bu kitap özellikle Türkiye´de bulunan Türklerin Korece öğrenmesi için kaleme alınmıştır. Her bölümdeki diyaloglar özellikle Kore kültürünü yansıtmak amacıyla hazırlanmış ve ayrıca diyaloglarda da öğrencilerin yabancılık hissetmeyecekleri temaların kullanılmasına özen gösterilmiştir. Aslında bu kitapta sözlük ihtiyacını azaltmak ve daha rahat bir kullanım için kelimeler ve cümle kuruluşlarında gerekli olan açıklamalara tek tek yer verdim. Aynı zamanda aynı kelimeler çeşitli cümleler içinde defalarca kullanıl

"Hayatın bütünü çalışma ve serbest zaman, savaş ve barış; yapıp ettiğimiz her şey ise zorunlu ve faydalı olan ile soylu olan diye iki kısma ayrılır. Bu etkinlik kümeleri arasında yaptığımız seçimi, zorunlu olarak ruhun yüksek veya alçak kısımları ile her birine ait etkinlikler arasında yaptığımız seçimler belirleyecektir. Savaşı barış için, çalışmayı serbest zaman için, faydalı ve gerekli olanı soylu olan için seçmeliyiz." Peki, serbest zamanı ne için aramalıyız? Aristoteles buna, "Tanrısal şeyler üze

Var olduğunuzu bildiğim ey tek tek insanlar, bulun birbirinizi! Siz fedakar kişiler, Alman ruhunun acılarını ve yıkıntılarını kendi içinde duyanlar; gözleri nesnelerin dış görünüşünde aceleylle dolaşmayıp varlık sırrının özüne ulaşmayı bilen siz mübarek kişiler; büyük bir şeref ve büyük bir eserin kendilerini beklemediği hayatın içinden çekinerek ve eylemsiz ilerledikleri için Aristoteles´in övgüsünü alanlar! Sizedir seslenişim! En azından şimdilik saklanmayın yalnızlığınızın ve güvensizliğinizin mağaraları

Beyin nedir? Çağlar boyunca düşünürler, beyni çok ilginç bulmuşlar, bilim adamları da beynin işlevlerini çok değişik düzeneklere benzeterek pek çok varsayım ileri sürmüşlerdir. Günümüzde beyin süreçleri ile akıl süreçleri arasındaki ilişki konusunda yeterli bilgi mevcuttur. Bugün bilgisayar çağında, bilgisayar programlarının özelliklerini aklın işleyiş ilkesiyle özdeşleştiren görüşler ileri sürülmektedir. Bu iki olgu özdeş tutulabilir mi, yoksa büyük yanılgılara mı yol açar?

İnsanlık tarihinin en zorlu dönemi olan yirminci yüzyılın en büyük filozof, bilimadamlarından biri olarak kabul edilen Bertrand Russell, yaşamı boyunca felsefe, politika ve bilimin çeşitli alanlarıda onlarca yapıt verdi; yüzyılın yıkım dolu savaşları karşısında büyük bir duyarlılıkla yazdı, çizdi, yürüdü, doksanlı yaşlarıda protesto eylemlerinin ön saflarında yer aldı. Russell, Eğitim Üzerine ile başta anne-babalar olmak üzere tüm eğitimcilere son derece önemli bir yapıt sunuyor.

Bilim tarihi, aynı zamanda, bitip tükenmek bilmez bir çabanın da tarihidir. Biliminsanları, çoğu kez kendi kişisel yaşamlarını hiçe sayarak bilime hizmet etmenin kıvancını yaşadılar. Büyük bir sabır ve inatla yaptıkları çalışmaların sonucunu görebilmek için kimi zaman tecimsel kaygılarla kimi zaman da tutucu yaklaşımlarla mücadele etmek zorunda kaldılar. Elinizdeki kitap, bilim tarihinin yalnızca önemli dönüm noktalarından söz etmekle kalmıyor, bu tarihin çoğu kez arka planda kalmış önemli bir yüzünü de ay

İnsan, her canlı gibi yaşama içgüdüsüyle dünyaya gelir ve sonsuza dek yaşamak ister. Fakat ölüm, insanın yaşamına son verir. İnsanın son acizliği, kendisine bir korumacı bulmasını gündeme getiriyor. Bu durum karşısında dinler, insanoğlunun imdadına koşuyor ve "ölüm bir yok olma hadisesi değildir, esas ebedi hayat ve mutluluk ölümden sonra başlar" diyor. İnsan varoluşu gereği büyük bir güce inanma eğilim ve ihtiyacındadır. Bu sebeple, insanlar dinlere dört elle sarılıyorlar. Oysa vaat ettiği umutlar hep ver

"Ateş yukarı doğru yanar"da, Osman Şahin´in bugüne dek öykü, roman, şiir, resim, sinema ve edebiyat, hapislik, özgürlük, sansür, zülum ve baskı üstüne yazdığı yazılarla, Cumhuriyet Tarihi´nin en halkçı hareketi olan köy enstitüleri üzerine yazıp seçtiği 43 yazısı yer alıyor. (Arka Kapak´tan)

Dünyanın hemen hemen tüm ülkelerinde, paranormal fenımenlerin gerçekliğine inananların sayısı sanılan çok üzerinde. Yazar, bu insanlar ve meraklılar paranormal fenomenler ile uğraşan bilim insanı sayısının sanılanın çok altında olduğunu vurguluyor. Reenkarnasyona insanların çokluğu, poltergeist, psikokinezi, telepati, durugörü ve kehanet olaylarına gösterilen ilgi, ruhun bilimsel incelemelrin ve araştırmaların nesnesi olma zamanının çoktan geldiğini gösteriyor. Bunlar, parapsikolojinin hala yanıtı verilmem

Gelecek elli yıl içinde, genetik müdahale odak noktası hastalıkların tahribatını iyileştirmekten, hastalığın gelişmesini önlemeye çevirecektir. William Schwartz, insan sağlığında genlerin rolünün anlaşılmasının sağlık hizmetlerinin yönünü değiştireceğini ve çok eski bir hayal olan hastalıksız bir yaşama gelecek yüzyılın ortalarında ulaşılabileceğimizi ileri sürüyor. Ancak, Schwartz´n ütopik beklentileri kaçınılmaz sorulara yol açıyor. Hastalığa karşı zafer kazanmanın önündeki bilimsel ve kamu politikası

Ülkemizde, hala, eğitimin temel gereci ders kitapları. Sağlıklı bir eğitim, nitelikli ders kitaplarıyla yapılan bir eğitim, her yurttaşın hakkı. Sorumlu bireyler haklarını almak için çaba harcamak, uğraş vermek zorunda. Yazık ki, bizim gibi ülkelerde, en temel, en doğal haklar için bile uğraş vermek gerekiyor. Bu çalışma, sözünü ettiğimiz hakkı elde etmek için harcanan çabanın, verilen uğraşın bir parçası. Umarız katkısı olur. Hiç kimse, sorumun yalnız bu on bir kitapla sınırlı olduğunu sanmamalıdır. Bu on