Derken tarlada çalışan tarım makinelerinin sesi duyuldu: ''Tak tak tak, pat pat pat, gır gır gır!'' Zeliş gözlerini açıp gülümsedi. Çevresinde ne çok ses vardı. Hepsi de doğanın,yaşamın sesleriydi. Zeliş'in içine büyü bir sevinç doldu. Ellerini çırparak duyduğu seslere eşlik etti. Sonra yerden iki taş alıp birbirine vurmaya başladı. Bir yandan da ayaklarını yere vurarak tempo tutuyor, ses çıkarıyordu. Büyükbabası ona neşeyle bakıp, ''Zeliş, ne güzel sesler çıkarıyorsun'' dedi.

Sizi çok seviyorum! Hepiniz çok güzelsiniz! Ama kavga etmenizden bıktım. İsteklerinizi yerine getirmeye çalışmaktan yoruldum. Sizin yüzünüzden yeterince uyuyamayan hayvanlar da mutsuz. Bir yandan çiçeklenip meyve verirken öte yandan yaprak döken ağaçlar da... Bu, böyle olmayacak. Beni görmeye artık sırayla gelin

Yüzyıllardır buradayım, böyle bir bitki görmedim'' dedi çınar ağacı. ''Buraya nasıl geldi acaba?'' diye sordu meşe ağacı. O zamana kadar sesini çıkarmayan ceviz ağacı söze karıştı:''belki de onu karga getirmiştir. Yıllar önce beni buraya o getirmişti. Köydeki ceviz ağacından kopardığı cevizi yuvasına götürürken ağzından düşürünce, burada filizlenip ağaç olmuştum.''

Oya, anneannesinin kurabiye yapmasına yardım edecekti. O andan sonra mutfakta telaşlı bir koşuşturma başladı... Oya kurabiye yaparken hem eğlendi hem de birçok şey öğrendi. Onu en çok şaşırtan şeyse farklı biçimlerdeki kurabiye kalıplarıydı.

Uğur'un çok sevdiği oyuncak kamyonu bozulmuştu. Annesiyle babası tüm çabalarına rağmen kamyonu çalıştıramadı. Bakalım tamirci Nejat Ağabey, Uğur'un oyuncağını çalıştırabilecek mi?

Sinem, Gülşah ve Kerem bahçedeki karları yuvarlayıp bir kardan adam yaptılar. Kömürden gözleri, havuçtan burnu, başında şapkasıyla pek güzel olmuştu kardan adam. Akşam olunca eve giden çocuklar sabah uyanıp da bahçeye çıkınca ne görsünler? Kardan adam gitmişti! Evet ama nereye?

Cem, arkadaşı Sevim'le oynamak istemiyordu. Savaşçı robotuyla oynamak ona daha eğlenceli geliyordu. Sevim, legolardan kule yapmaya başladı. Cem de robotuyla oynadı. Ama o da ne? Savaşçı robot birden durmuştu. Cem şimdi kiminle arkadaşlık edecekti?

Günün birinde, kuşların kralı yaşlı şahin ölünce, kuşlar kendilerine yeni bir kral seçmek istediler. Karga, papağan, güvercin, leylek, tavuskuşu... Hepsi de kendini seçti. Ya kartal, o ne yaptı? Sence, Kuşlar Kralı Kim Olacak? Bu kitapta ayrıca, "Umut Satan Güvercin" ve "Kar Bebek" öykülerini de okuyabilirsin.

Hastalandığımızda ilaçlardan daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir şey vardır hep. Biraz sevgi, biraz da anneannelerin, babaannelerin anlattığı masallar. Onlar da ilaçlar kadar iyi gelir bize. Deren'in babaannesi de ona öyle güzel şeyler anlatıyor ki, sanki Deren bir yıldız yağmurunun altında ıslanıyor.

Hastalandığımızda ilaçlardan daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir şey vardır hep. Biraz sevgi, biraz da anneannelerin, babaannelerin anlattığı masallar. Onlar da ilaçlar kadar iyi gelir bize. Deren'in babaannesi de ona öyle güzel şeyler anlatıyor ki, sanki Deren bir yıldız yağmurunun altında ıslanıyor.

Hastalandığımızda ilaçlardan daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir şey vardır hep. Biraz sevgi, biraz da anneannelerin, babaannelerin anlattığı masallar. Onlar da ilaçlar kadar iyi gelir bize. Deren'in babaannesi de ona öyle güzel şeyler anlatıyor ki, sanki Deren bir yıldız yağmurunun altında ıslanıyor.

Hastalandığımızda ilaçlardan daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir şey vardır hep. Biraz sevgi, biraz da anneannelerin, babaannelerin anlattığı masallar. Onlar da ilaçlar kadar iyi gelir bize. Deren'in babaannesi de ona öyle güzel şeyler anlatıyor ki, sanki Deren bir yıldız yağmurunun altında ıslanıyor.

Hastalandığımızda ilaçlardan daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir şey vardır hep. Biraz sevgi, biraz da anneannelerin, babaannelerin anlattığı masallar. Onlar da ilaçlar kadar iyi gelir bize. Deren'in babaannesi de ona öyle güzel şeyler anlatıyor ki, sanki Deren bir yıldız yağmurunun altında ıslanıyor.

Hastalandığımızda ilaçlardan daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir şey vardır hep. Biraz sevgi, biraz da anneannelerin, babaannelerin anlattığı masallar. Onlar da ilaçlar kadar iyi gelir bize. Deren'in babaannesi de ona öyle güzel şeyler anlatıyor ki, sanki Deren bir yıldız yağmurunun altında ıslanıyor.

Hastalandığımızda ilaçlardan daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir şey vardır hep. Biraz sevgi, biraz da anneannelerin, babaannelerin anlattığı masallar. Onlar da ilaçlar kadar iyi gelir bize. Deren'in babaannesi de ona öyle güzel şeyler anlatıyor ki, sanki Deren bir yıldız yağmurunun altında ıslanıyor.