Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 28 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Zygmunt Bauman’ın “akışkan modernlik” olarak tanımladığı içinde yaşadığımız çağ, her alanda muazzam belirsizliklerle karakterize olur. Bunun en önemli neticelerinden biri, bireylerin referans alabilecekleri yerleşik toplumsal yapı, kurum ve örgütlerden mahrum kalmasıdır. Böylesi bir belirsizlik hali, yönetim kuramından ve onun denetim ve öngörülebilirlik gibi vaatlerinden önemli ölçüde ayrışır. Dahası akışkan modernlik çağında “yönetim”, ait olduğu profesyonel alanın sınırlarını çoktan aşıp özel hayatın ner
120 TL.
Tabloda her şeyin bulanık göründüğü zamanlarda, hayatlarını kesinlik ve berraklığa adamış sosyal bilimciler genellikle susar ve taşların yerine oturmasını bekler. Zygmunt Bauman gibi kalburüstü düşünürler ise cesaretle belirsizliğe dalar ve bulduklarını, gördüklerini, hissettiklerini ortaya döker. İşte Küreselleşme böyle bir cüretin ürünü. XX. yüzyılın sonlarında, artık ne süper güçler ne de bu güçlerin, dünyayı bölüp her köşesine bir anlam vererek yarattıkları bütünsellik kalmamışken ve pusulaların göstere
120 TL.
Kötülüğe dair yeni bir şey yok, ezelden beri bizimle birlikte. Ancak günümüzde akışkan-modern dünyamızı karakterize eden türde yeni bir kötülük söz konusu. Daha önceki katı modernite biçimlerini karakterize eden kötülük, baskı araçları üzerinde tekel oluşturan ve zaman zaman korkunç derecede vahşi ve barbar amaçlarına ulaşmak için ellerindeki araçları kullanan devletlerin elinde yoğunlaşmıştı. Buna karşılık, çağdaş akışkan-modern toplumlarımızda, kötülük tamamen daha yaygın ve aynı zamanda daha görünmez hal
168 TL.
 %  25
Modernite, Kapitalizm, Sosyalizm; Küresel Çağda Sosyal Eşitsizlik
Eşitsizliğin artışı hemen hiçbir zaman ekonomik bir sorunun habercisinden öte bir durum olarak değerlendirilmez. Eşitsizliğin toplumun bütününe verebileceği zararların tartışıldığı görece nadir anlarda ise, vurgulanan çoğunlukla asayiş ve düzenin bundan ne yönde etkilenebileceğidir. Ancak bu sorunun bireylerin fiziksel ve ruhsal sağlığını, günlük yaşam kalitesini, siyasal yaşama katılımın gidişatını ve toplumu birleştiren bağların gücünü ne boyutta tehdit ettiği görmezden gelinir. Hatta ve hatta toplumu
93.75 TL. 125 TL.
“Bu kitap, akışkan modern korkuların (gayet ilkel, eksik) bir envanteridir. Ayrıca, bunların ortak kaynaklarını ve keşfedilmesi yoluna yığılmış olan engelleri arama ve bunları işlemez hale getirme ya da zararsız kılma şekillerini bulmak için (gayet ilkel, cevaptan çok soru bakımından zengin) bir teşebbüstür. Başka bir deyişle bu kitap bir reçete kitabı değil, hareket etmeyi düşünme ve düşünceli bir şekilde hareket etme davetidir. Tek amacı bu yüzyılın çoğunda (bilerek ya da bilmeyerek, isteyerek ya da istem
168 TL.
Bizi eyleme geçiren korkularımız, endişelerimizdir; ama genelde eylemimiz, endişemizin arkasında yatan hakiki nedenlerden başka yönlere sapar. Hayatımızı anlamlı kılmaya çalışırken, başarısızlıklarımızdan, zayıflıklarımızdan kendimizi sorumlu tutarız hep. Dolayısıyla her şey iyiye gideceğine kötüye gider. Eğer biz mantıklı insanlarsak bunlar nasıl başımıza geliyor? Neden bu gibi durumlarla başa çıkamıyoruz? Bireyselleşme kaderimizse toplum içinde var olmaya nasıl devam edeceğiz? Yaşamakta olduğumuz çağın ku
35 TL.
Tükendi
Elinizdeki kitap 1968’de kendi ülkesinde görüşleri ve muhalif tutumla rı nedeniyle barınamayan ve ülkesini terk etmek zorunda kalan Bauman’ın kaybolduğunu sandığı bir çalışması. Tam basıma hazırlandığı sırada düşünceleri ve eserleri ülke içinde yasaklanan parlak bir düşünüre ait olan bu çalışma adeta “şişeye konulmuş bir mesaj.” Yıllar sonra bir kütüphane arşivinde bulunarak okurla buluşan bu mesaj bize Bauman gibi büyük bir düşünürün 1960’lı yılların sonunda düşünsel çerçevesini nasıl kurduğuna dair birçok
300 TL.
Sosyoloji (...) şeylerin, eylemlerin, eğilimlerin ve süreçlerin "zorunluluğu" ve "doğallığına" duyulan popüler inançların altındaki temelleri baltalamaya mahkûmdur. Onların oluşumu ve devamlılığına katkı yapan mantıksızlıkların maskesini düşürür. Zahiri kurallar ve normların arkasında yatan durumsallıklarla sözde tek olma iddiası taşıyan (yani diğerlerinin pahasına seçilen) olasılıkların etrafına kümelenmiş alternatifleri açığa serer. Sonuçta sosyolojinin işi, Milan Kundera'nın alegorisini kullanırsak, onla
120 TL.
Elinizdeki kitap çağımızda gerek kendisinin gerek ailesi ve çocuklarının geleceği için kaygılanan sayısız insan için değerli tartışmalar içeriyor. Çağımızın en önemli düşünürlerinden Zygmunt Bauman söyleşilerinden oluşan bu derlemede, çağdaş eğitimin krizine odaklanılıyor. Küreselleşme, özelleşme, göç olgusu gibi önemli dönüşümlerin teknolojik gelişmelerle birlikte eğitim üzerinde nasıl etkili olduğu irdeleniyor. Kitapta bahsedildiği gibi bu eğitim krizi tuhaf bir kriz çünkü ilk kez farklı insan toplumları
108 TL.
Bauman'ın akışkanlık kavramı, 20. yüzyılda yaşanmış toplumsal ve politik dönüşümleri tarif etmeye dönük bir metafordur. Temsilini moderniteye ait kurumların çözülmesinde ve akışkan hale gelmesinde bulur. Bu çerçevede akışkan modernite "post-ütopyacı", "post-fordist", "post-Ulusal" ve "post-panoptiktir". Bauman'a göre, akışkan kapitalizmin son dönüşümlerinde, neoliberalizm belirleyici rol oynamıştır. Bu dönüşümün özelliklerinden biri "üretici toplumdan tüketiciler toplumuna geçiştir". Bu geçişe insanları "bo
180 TL.
"Kamusal kaygı ve korkuların odak ve çıkış noktaları olagelen televizyon haberleri, gazete başlıkları, politik konuşmalar ve internet tweet'leri bugünlerde "göç krizi"ne referanslarla dolup taşıyor; görünüşe göre Avrupa'yı istila ederek, bildiğimiz, uyguladığımız ve el üstünde tuttuğumuz yaşam şeklinin çöküşü ve ölümüne işaret ediyor. Bu kriz, an itibariyle, kanaat oluşturucuların açtığı insan zihni ve duygularını işgal etme ve tabi kılma yönündeki daimi savaşın politik doğrucu bir tür kod adıdır. Bu savaş
100 TL.
İÇERİK TANITIM Bireyselleşmenin sonuna kadar hüküm sürdüğü ama büsbütün kendi tercihlerimize de dayanmayan bir toplumda, bilsek de bilmesek de, istesek de istemesek de, hoşlansak da hoşlanmasak da, hepimiz kendi hayatlarımızın sanatçılarıyız. Her ne kadar kimi araçlardan yoksun olsak da, böylesi bir toplumda, doğru ya da yanlış, kendi yeteneklerimizi ve kaynaklarımızı kullanmak için hayatımızı bir amaca vakfetmek isteriz. Z. Bauman, bu kitabında, bireyin kendi özgücüne dayanarak hayatını sürdürme çabas
132 TL.
Zeus bir boğa kılığına girip Prenses Europa'yı [Avrupa] kaçırınca, Sur [Tyre] Kralı Agenor üç oğlunu kaybolan kızını bulmak için gönderir. İçlerinden Cadmon, Rodos'a doğru yola çıkar, Trakya'da karaya çıkar ve daha sonra talihsiz kız kardeşinin ismini alacak toprakları keşfetmeye başlar. Delphi'de kâhine kardeşinin yerini sorar. O anda Pythia hep yaptığı gibi kaçamaklı konuşmaya başlar ama Cadmon'a pratik bir tavsiyede bulunma lütfu gösterir: "Onu bulamayacaksın. En iyisi bir inek edin kendine, onu takip et
120 TL.
Bu kitap, buz üstünde güvende kalabilmek için sürekli büyük bir hızla oradan oraya koşturmak zorunda kalan insanlara yazılmış bir kitap. Akıcılaşan, katı ve durağan hiçbir şeyin kalmadığı bir yaşam içinde kalıcı anlamlar arayan insanların başucunda tutacağı bir eser. Dünya üzerinde her insanın yakıcılığını hissettiği savaşlar, kitlesel göçler, çevresel tahribatlar gibi küresel sorunlar karşısında kendisini aciz hissedenlerin, bu yaşamı kavramasına yardımcı olacak öneriler ve yorumlarla dolu. En önemlisi de
156 TL.
Bizi eyleme geçiren korkularımız, endişelerimizdir; ama genelde eylemimiz, endişemizin arkasında yatan hakiki nedenlerden başka yönler esapar. Hayatımızı anlamlı kılmaya çalışırken, başarısızlıklarımızdan, zayıflıklarımızdan kendimizi sorumlu tutarız hep. Böylece de her şey iyiye gideceğine kötüye gider. Eğer biz mantıklı insanlarsak bunlar nasıl başımıza gelir? Neden bu gibi durumlarla başa çıkamayız? Bireyselleşme kaderimizse toplum içinde var olmaya nasıl devam edeceğiz? Yaşamakta olduğumuz çağın kuşkus
252 TL.
Bu eser insanların toplu halde bu dünyada nasıl yaşadıklarını ve nasıl yaşamak istediklerini belirlemesi için gereken düşünsel araçları yenileme girişiminin sonucu. Bauman akıcı bir dille bu araçların, özellikle de sosyoloji disiplininin geçmişten bugüne katettiği yolculuğu bize rahat bir dille ve derin bir entelektüel birikimle sunuyor. Her şeyin akış halinde olduğu modern çağda, bireylerin ve toplulukların önündeki tercihleri, sorunları, tehlikeleri ve belirsizlikleri tek tek masaya yatırıyor. Bauman sos
252 TL.
Bu kitap farklılıkların yok sayıldığı, egemen zihniyetin kendisinden olmayan her şeye savaş açtığı, bastırdığı, edilgenleştirdiği ya da asimile ettiği günümüz koşullarına eğiliyor. Dinsel, toplumsal ve kültürel farklılıkların tanınması için yazılmış çarpıcı bir diyalog. Farklı dünya görüşlerine sahip iki öznenin aynı meselelere başka pencerelerden baktığı, bu esnada uzlaşmalar kadar ayrılıkların da öne çıktığı; ama her durumda karşılıklı konuşmanın mümkün olduğunu gösteren bu kıymetli çalışma, birlikte yaşa
120 TL.
Özellikle modernlik ve post-modernlik üzerine incelemeleriyle son dönemin en diikkate değer düşünürlerinden biri haline gelen Zygmunt Bauman, sosyal bilimler alanında son derece faydalı bir kitap sunuyor bizlere. Sosyolojik Düşünmek, sadece sosyoloji öğrenimi görenler için kaleme alınmış bir çalışma değil. Konuya ilgi ve merak duyan genel okurun da sosyolojinin anlamı ve işlevi, sosyolojide değişik tazrzlar ve yaklaşımlar üzerine bilgilenmesini sağlayacak önemli bir kaynak kitap. Ama hepsinden önemlisi Baum
240 TL.
Avrupa'nın önde gelen sosyal teorisyenlerinden olan Bauman'ın ilk olarak 1978'de yayımlanan bu önemli eseri, bir bütün olarak hermenötik geleneğine en iyi giriştir denebilir. Psikoloji ve sosyoloji öğrencilerine yardım etmesi için tasarlanmış olan bu çalışma, "sosyal bilimleri anlama" problemini tarihsel ve psikolojik bir bağlama yerleştirir. Bu bağlamı sosyolojik düşüncedeki ana akıma bir cevap olarak sunar ve bu esnada hermenötiklere meydan okur. Hermenötiğin tarihi uzundur ve bağlantıları epey fazladır,
252 TL.
 %  25
Cemaatler; Güvenli Olmayan Bir Dünyada Güvenlik Arayışı
İnsanlar niçin bir cemaatin parçası olmak ister? Zygmunt Bauman bu soruya "hiçbir zaman tam olarak elde edemeyecekleri güvenceye ulaşabilmek için" yanıtını veriyor. Yazara göre cemaat şiddetli yağmurda altına sığındığımız bir saçağa, dondurucu soğukta içinden çıkmak istemediğimiz şömineli bir odaya benzer. Dışında olduğumuz zaman hemen ona sığınmak ister, sığınınca tüm sorunlarımızın çözüleceğini düşünürüz. Ama sığındıktan sonra, bu sığınmanın bir bedeli olduğunu görürüz. Özgürlüğümüzü yitirir, içeridekil
112.5 TL. 150 TL.
Toplam 28 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1