Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Hayatın anlamı nedir? Daha fazla güç, servet, seks, aşk, çikolata, futbol, entelektüel tefekkür ya da günü yaşamak mı? Hayatın bir anlamı var mıdır; yoksa o da tüm anlamlar gibi sadece postmodern bir kurgudan mı ibarettir? Anlamın hızla buharlaştığı günümüz kapitalizminin kentli, pragmatik politik ve kültürel dünyasında her şeye rağmen ortak ya da hayatlarımıza gömülü anlamlardan bahsedebilir miyiz? Terry Eagleton bu kısa "giriş" kitabında, insan bilimlerinin terk ettiği ve popüler kültürle anlam endüstr
110 TL.
Bazen sinsi bir soruya, ustaca bir cevaba, garip bir nedene, zekice bir imaya, bir itiraz karşısında kurnazca bir saptırmaya veya akıllıca düzeltmeye takılıp kalır; bazen konuşmanın cüretkâr bir entrikasında, iğneli bir ironide, canlı bir mübalağada, ürkütücü bir metaforda, çelişkilerin makul bir uzlaşmasında veya vahim bir saçmalıkta ya da onu geçiştirmek için yapılan taklitçi bir bakışta veya el kol hareketinde pusuya yatar; bazen yapmacık bir basitlik, bazen haddini bilmez bir pervasızlık onu yaratır; ba
120 TL.
Kendine yeten doğal varlıklar olmadığımız gibi, doğuştan kültürel varlıklar da değiliz. Hayatta kalmak için doğayla aramızdaki uçurumu kültürle kapatmak zorundayız. Eagleton, her zamanki akıcı ve çarpıcı anlatımıyla, böylesine mecbur olduğumuz kültür düşüncesinin geçmişten günümüze izini sürüyor. Farklı kültür yorumlarını titizlikle irdeleyerek tartışmaya açarken, bir yandan toplum tasarımlarına, bir yandan da ideolojinin belirleyiciliğine dikkat çekiyor. Egemenlik kurma/direnme süreçlerinde, aslında doğa
132 TL.
Eagleton bu kitabında felsefe, siyaset, edebiyat ve teoloji gibi disiplinlerin kesişim noktasında konumlanan ve gerek Antikçağ toplumlarının gerekse modern toplumsal düzenin temelini oluşturan kurban mefhumunu yatırıyor masaya. Kendi tabiriyle modern felsefenin, özellikle de Marksistlerin fazla teolojik bularak alaka göstermekten kaçındığı kurban mefhumunun izlerini havarilerin, Antikçağ filozoflarının, teologların ve Hegel'den Derrida'ya, Shakespeare'den Henry James'e, oradan da günümüze daha yakın felsefe
168 TL.
Hani şu meşhur bardağın yarısını boş gördüğü yetmiyormuş gibi, diğer yarısının da tadı berbat bir şeyle dolu olduğundan neredeyse emin biri olarak, umut üzerine yazmak için biçilmiş kaftan değilim muhtemelen. Bir yanda hayat felsefesi "ye, iç, eğlen, yarın öleceğiz nasılsa" cümlesiyle özetlenebilecek olanlar var, bir yanda da kendime çok daha yakın hissettiğim, "yarın öleceğiz" diyenler. İnsanı dertlere salan bu eğilimlere rağmen bu konu üzerine yazmayı seçmemin bir nedeni, umudun, Raymond Williams'ın deyiş
144 TL.
İdeoloji terimi birbiriyle bağdaşmayan çok fazlaanlambarındırıyor. Rorty, Foucault gibi bazı kuramcılar bu terimi tamamen atmayı ya da onun yerine "söylem-iktidar ilişkisi"ni geçirmeyi öneriyorlar. Habermas, ideolojimin yerine "tekniğe " bıraktığını, geç kapitalizmin artık hiçbir söylemsel meşrulaştırımaihtiyaç duymadan "kendi kendine" işlediğini iddiaediyor. "Sorun gerçekliğin yanlış temsili değil, gerçeğin artık gerçek olmamasıdır"diyen vetoplumsal yaşamın ağır bir anlam kanamasıgeçirerekmevta olduğunu sa
228 TL.
Şiir Nasıl Okunur? 'da Terry Eagleton edebiyat eleştirisinde neredeyse "ölmeye yüz tutmuş" önemli bir pratiği, şiir eleştirisini masaya yatırıyor. Elbette sınırları geçirimsiz formüller, şablonlar önermiyor. Eleştirinin işlevlerini, mantık ve amaçlarını gözler önüne seriyor. Şiir eleştirisinin içinde bulunduğu krize farklı açılardan bakılıyor kitapta. Şiir eleştirisine yönelik ilgi azalmasında, hatta bu pratiğin "ölümünü" ilan etmekte, Eagleton'a göre, mevcut eğitim sisteminin de (edebiyat eğitiminin) yaban
192 TL.
Girdabına kapıldığımız ulusaşırı kapitalizm çağını kavrayabilmek için başvurabileceğimiz söylenen postmodern düşünce tarzının birçok tuhaf ve çelişkili boyut barındırdığını seziyorduk... Bu tuhaflığın en belirgin öğesi, temelde Aydınlanmacı fikirlere yönelik eleştirilerden kaynaklanıyordu. Tüm bilimselcilik, temelcilik, evrenselcilik, totalite, özdeş-düşünme, özerk ve birleşik özne ve benzerlerine yönelik eleştiriler büyük ölçüde yabancısı olduğumuz terimlerle ya da pek tanımadığımız bir söylem tarzıyla dil
144 TL.
Edebiyat kuramı, nükleer fizik kadar anlaşılmaz bir şey midir? Sadece edebiyat metinlerini içeren ve sadece onlara uygulanabilen bir edebiyat kuramından söz etmek mümkün müdür? Eagleton, edebiyat çalışmalarının neden nükleer fizikten farklı olduğunu, edebiyatın herkese ulaşabilecek "sıradan" bir dile sahip oluşuyla açıklıyor; işçi, avukat, antropolog, öğrenci yani hemen herkes edebiyatı okuyabilir, anlayabilir ve zevk alabilir. Ama bu, demokratik bir yaklaşımı benimseyen, belirli bir tarihsel dönemde ortay
216 TL.
Terry Eagleton bir başyapıt niteliğindeki bu kitabında, trajedinin ve tragedyalar tarihinin siyasal bir analizine girişiyor. Dramadan edebiyat ve felsefeye, dinden teoloji ve antropolojiye kadar disiplinlerarası geniş bir alanda gezinen bu eleştirel çalışma, antik çağ bereket kültleri ve kurban ritimleriyle modern çağ devrimleri arasında bağlantı ve kümelenmeleri açığa vuran radikal bir güzergâh yaratıyor. "Acı"yı ortak bir anlam değişkeni, ortak olanın paylaşımını sağlayan ve farklı yaşam biçimlerinin diya
324 TL.
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1