Genç Kal, Uzun Yaşa, yaşlanmayı geciktirme niyetinde değil; bilakis yaşlanmayı on beş yaş tersine çevirmekte. Basit ve uygulanabilir yöntemlerle fiziksel ve duygusal refahınızda ani iyileşmelere yol açmakta. İçinizdeki sınırsız enerjiyi, yaratıcılığı ve canlılığı kullanma kabiliyeti kazandırmakta. (Tanıtım yazısından)

Bu kitap Batı dillerinde yazılmış en bilgilendirici, en ayrıntılı ve en yararlı besinlerle tedavi kitabı. Willem, K. Khoe, M.D., Ph.D, Akupunktur araştırma Derneği Başkanı Çinlilerin binlerce yıldır bildiklerini artık dünyanın geri kalanı da öğrenebilir: hergün yediğimiz sıradan besinlerin inanılmaz iyileştirici özellikleri bulunmaktadır. Bu kitapta niçin o bir avuç böğürtlen çiğnemenin larenjiti iyileştirdiğini, o sığır böbreğinin cinsel gücü artırdığını, o çay yaprakları ve zencefilin kronik g

Makrobiyotik, Büyük Yaşam ya da Uzun Yaşam anlamına gelir. Binlerce yıl önce antik Yunan ve diğer kadim toplumlarda bilinen ve uygulanan bu beslenme türü zamanla unutulmuş ve geçtiğimiz yüzyılda Japonya´da yeniden ortaya çıkmıştır. Hiroşima´ya atılan atom bombasından sonra hayatta kalmayı başaran insanlar arasında makrobiyotik tarzda beslenenlerin yaşamayı sürdürmeleri ve radyasyonun etkilerinden kurtulmaları zamanla dikkatlerin bu kadim beslenme alışkanlığına yönlenmesine neden olmuştur. Günümüzde yaygın

Geleneksel olarak, cadıların zanaatı büyük oranda cadı kazanında olur. Bu durum, ister çay hazırlayın, ister bedeni iyileştirecek ya da zihni rahatlatacak bir çorba hazırlayın, isterseniz kutsal varlıkları onurlandırmak için tütsü ya da mum yapın daima geçerlidir. Günümüz cadısının kazanı ise onun evindeki mutfağıdır. Tertipler burada düzenlenir, iksirler burada hazırlanır ve dostlar burada ağırlanır. Cadının mutfağı, mevsim döngülerine uygun bir çok tarif ve elbette ak büyü içermektedir. Bu yöntemler sağlı

Mucize yaratan diyetlerin, beslenme kurallarının ve özel programların yarattığı kafa karışıklığından bıktıysanız, işte fırsat: Bu kitap size uzun zamandı özlemini duyduğunuz açıklamaları sunacak.Yıllar yılı bedenimize karşı savaş açtık, ona değersizleştirilmiş besinler yükledik, anlamsız yemek yeme kurallarıyla eziyet ettik, zararlı beden bakım ürünleriyle uyuşturduk. Artık bedeninizle barışıp ona ihtiyacı olan ilgiyi göstermenin zamanı geldi!Oraya giden yumuşak ve eziyetsiz yol, doğa ve Ay ritimleriyle ahe

Birkaç yüzyıl içinde Ay´ın etkilerinin bilgisi neredeyse unutuldu. Birkaç yüzyıl önce ortaya çıkan ve bu ezeli deneyimleri neredeyse hurafe sınıfına indirgeyen, doğayı gözlemlemede çok radikay yeni bir yönteme geçilmiş olmasıdır. O zamana kadar atalarımızın yaratılışlarında var olan keşfetme dürtüleri, binlerce yıl boyunca, en derinliklerinde yatan bir anlayış tarafından yönlendiriliyordu: Biliyorlardı ki, doğada hiçbir şey raslantı eseri ileri atılan ve kör, anlamsız güçlerin birbirine çarpması ile oluşmaz

Bu kitap bir meditasyon el kitabı değildir: Fakat ruhsal rahatlama yöntemlerini içerir. Bu kitap bir rejim (diyet) programı değildir: Ama diyeti ve en güzel yemek yemenin yollarını öğretir. Bu kitap bir jimnastik program kitabı da değildir: Ama vücudunuzu güçlü ve canlı kılmak için gerekli egzersizleri gösterir. Bu kitap hislerin telepati kitabı olmadığı halde duygularınız sükunet bulmasına yardımcı olabilir. Bu kitap tüm kişiliğinizi geliştirmek içindir. Kendinizi huzurlu ve sağlıklı hissetmeniz için psik

Bizim ´sara´ dediğimiz epilepsi, tarihin bilinen en eski hastalıklarından biridir. Bugün dünyada, yaklaşık olarak 50 milyon epilepsi hastası bulunmaktadır. ABD´de saralı sayısı yaklaşık 2,5 milyon olup, bu sayı yalnız Florida eyaletinde 360,000´dir. Türkiye´de saralı sayısının 800,000 olduğu söylenmektedir. Geçmişte epilepsi ´kutsal hastalık´ olarak görüldüğü gibi, insan bedenine giren şeytanın ya da kötü ruhların eylemi olarak da nitelenmiştir. 1494 yılında iki papaz, ´Cadı Avı El Kitabı´ adlı bir kitap ya

Sevginin mantığa ihtiyacı yoktur. O, kalbin mantıksız aklıyla konuşur. Deepak Chopra, Aşkın Yolu adlı eserinde, ömrü boyunca aşka giden yolda karşılaşılan engelleri aşmak için çaba gösterenlere, son derece kullanışlı ve şiirsel çözümler sunuyor. Doğu ve Batı öğretilerinden yararlanarak, aşkın özgür ruhunu canlandırmanın ve bir ömür sürece sevgiyi bulmanın yollarını tarif ediyor.

Hiçbir insan yoktur ki kendisiyle beraber olup kendisini savunan bir melek bulunmasın. Melek onu, kendisi için takdir edilen şeye teslim edinceye kadar savunur. ­ İbn Kesir,Tefsir: 2/505 Karanlık işlere bulaşmış bir mühendis... Devletin gücünü kendi çıkarına kullanan bir bakan... Herkesi mutlu etmeye çalışırken hayatını başkaları için yaşayan bir kadın... Öldürmeyi, işe dönüştürmüş, geçmişi ile yüzleşen bir katil... Doğrunun peşinde koşan bir gazeteci... Milyonları peşinden sürükleyen bir tarikat şe

Sağlıklı beslenmenin altın kuralları nelerdir? Başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklardan nasıl korunurum? Sağlıklı zayıflamanın yöntemleri nelerdir? Kanserli hastaların nasıl beslenmesi gerekir? Güçlü bir bağışıklık sistemi sağlamak için nelere dikkat etmem gerekir? Kanserli hastalar için özel geliştirilmiş yemek tarifleri var mıdır? Prof. Dr. Haluk Onat ve Dyt. Çağatay Demir, merak ettiğiniz bu sorulara kulaktan dolma bilgilerle değil, bilimsellikten ödün vermeden, halk diliyle en doğru ve en

... Eski bir fahişe ve genelev patronu Aysel Firmalı, şimdiye kadar, genelevlerin kalın duvarları ardına gizlenmiş bu insanlık dışı hayatı gözler önüne seriyor. Firmalı´nın yazdıkları, toplumumuzun seks köleleriyle ilgili önyargılarınızı yok ederek, bugüne kadar kader kurbanı diye görülen fahişelerin, aslında düzen kurbanı olduklarını, tüm yaşanmışlığıyla yüzümüze vuruyor... Firmalı çürüyen düzenin genelevlerdeki köklerini kendi yaşam öyküsü içinde anlatırken, Susurluk´ta ortaya çıkan skandalın bir benzerin

Bu kitap, 1980-1997 Haziran ayları arasında farklı sosyo ekonomik düzeydeki kızların, kadınların Dört Kan'a bakışı ile ilgili görüşlerini, duygularını içermektedir. Kadınların Hayatında Dört kan çok önemlidir: Birinci: İlk Ergenlik, İkinci Kan: İlk Beraberlik, Üçüncü Kan: İlk Doğum, Dördüncü Kan: Menapoz'dur. Bu konulardaki duygu ve düşünceler, Türkiye'nin çeşitli yörelerinde çalışmış kadın-doğu uzmanları ve ruh sağlığı uzmanlarınca toplanmış ve ilginç olabilecek örnekler kitaba alınmıştır. Bu yazıları ok

Bugünkü cinsel sorunlarımızın birçoğu eski bilgisizliğimizden kaynaklanıyor. Kimi cinsel ve toplumsal sorunlar ise, hatalı bilgi ve gereksiz baskılar sonucu ortaya çıkmaktadır. Cinsel işlevler ve sıradan insan davranışları konusunda yanlış bilgilerden dolayı insan, hatalı davranışlara yönelmekte ya da cinsel korkulara düşmektedir ki bu insanı ve ilişkilerini yıpratmakta, toplumdaki görevini de aksatmaktadır. Bu konuda verilecek doğru bilgi günümüzde gereksiz cinsel sıkıntıların çoğunu hafifletecek ya da ort

Türkiye´de geçen yıl 16 bin kadına tecavüz edildi. Uzmanlar gerçek rakamın çok daha yüksek olduğunu düşünüyor... Nedeni, kadınların tecavüzden sonra adli makamlara başvurmaktansa, olayı gizlemeyi yeğlemeleri, örselenmişlikleriyle yaşamayı seçmeleri... Yazar, bu "zorluğu" aşarak cinsel şiddeti yaşayan kadınlara ve yaşatan erkeklere kendilerini anlattırıyor... Erkekler kendilerini şiddet yaşayan kadınlara ve yaşatan erkekelre kendilerini anlattırıyor... Erkekler kendilerini şiddet kullanmaya iten nedenleri