Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Bu kitaptaki canavarların ve tarih boyunca görülen yamyamlık vakalarının da ortaya koyduğu üzere, bizler de besin zincirinin bir parçasıyız. Parçalara ayrılıp yenebileceğimiz, sindirilebileceğimiz ve dışkılanabileceğimiz gerçeğinden rahatsız oluyor ve bunu korkutucu buluyoruz. Böylece bunu wendigoların, hortlakların, aswangların ve diğer şeytani yaratıkların yaptığını hayal ediyor, onları kendimizden uzaklaştırıyor, bu durumu daha az gerçek kılıyor (ya da en azından başkasının başına geldiğini hayal ediyoru
190 TL.
Tıp alanı yüzyıllar boyunca anormallikleri tedavi etmeyi amaçladı. Bugün gelinen noktada ise normalliğin kendisi tıbbi değişikliklere açılmış durumda. Bedenlerle ve zihinlerle ilgili yeni bir moleküler anlayışla, temel yaşam süreçlerini moleküller, hücreler ve genler düzeyinde manipüle etmek için yeni tekniklerle donatılmış olan tıp, şimdi gözünü insanın tüm yaşam süreçlerini değiştirmeye dikmiş görünüyor. Elinizdeki eser de tıbbın, insan yaşamının ve biyo-teknolojinin yaygın bir biçimde politikleşmesine yo
350 TL.
John Fowles’un Günce’sinin ilk cildi, yazarın hayatına dair dokunaklı bir portre sunan ve edebi evrimini adım adım takip eden özel bir eserdir. Jonathan Cape tarafından İngiltere’de ve Alfred Knopf tarafından ABD’de 2003-2006 yılları arasında yayımlanan bu cilt, Fowles’un Oxford’daki gençlik yıllarından başlayarak 1965 yılına kadar olan dönemi kapsar. Fowles’un Günce’si, yazarın yaratıcı gelişimini ve edebi başarısının perde arkasındaki karmaşıklıkları anlamamıza olanak tanır. Kitap, Fowles’un Oxford’daki ö
490 TL.
Dostluk, bir yandan iki kişinin yakınlık kurmasını sağlayan, sözde ve deneyimde açıklığı, duygulanımları, eşitliği, karşılıklılığı, özeni içeren, yalnızca kurulmasının tarafların tercihine kalması anlamında değil, birçok anlamda özgürlüğü de içeren bir ilişki. Öte yandan, insanların, iktidar ilişkileriyle örülü bir bütünsellik içerisinde birbiriyle ilişkilenmesi amacıyla inşa edilen bir dostluk kurgusu var: Dışlayıcılık, eşitlik yerine türdeşlik, özgürlük yerine uyum ve kapalılık sunan ama aynı zamanda içer
175 TL.
Karadeniz’in küçük bir Laz köyünde milenyuma sayılı yıllar kalmışken yeni bir muhtarlık seçimi yaklaşıyordu. Kontrolsüz çay ekimiyle doğası zaten tahrip edilmeye başlanan köyü, yakın zamanda başka bir tehlike beklemektedir. Devletten maden arama ruhsatı alan bir bakır şirketi, köyün güzide ormanlarında bakır aramaya niyetlenmiştir. Bakırdan, altından bihaber köylülerden herhangi bir direnişle karşılaşmamak için de şirket, köyün muhtarıyla gizli bir anlaşma yapmıştır. Muhtar, köylüyü arazilerini satmaları iç
160 TL.
1898 yılında günümüzün Endonezya’sı, o zamanların Hollanda sömürgesi “Hollanda Doğu Hint Adaları”nda başla-yan bu roman, bir özgürlük savaşını genç ve zeki bir soylu olan Minke üzerinden ele alıyor. Avrupa eğitimiyle kendi kültürü arasında kalan Minke, yerli Cavalı bir kadın olan, küçük yaşta bir Hollandalıya cariye olarak satıldığı için kendisine ömür boyu Nyai diye hitap edilen güçlü, çalışkan Nyai Ontosoroh’un kızı Annelies’e âşık olunca, adaletsizliğe ve önyargılara karşı savaşı daha da derinleşir.Anne!
320 TL.
Gramscici bir teorik bakış açısına ve sistemli bir karşılaştırmalı yaklaşımın geliştirilmesine yaslanan Avrupa’da Faşizmin Yurttaş Dayanakları: İtalya, İspanya ve Romanya 1870-1945’te, faşist rejimlerin tıpkı kitle demokrasileri gibi zayıf ve ayrışmış sivil toplumlar yerine iyi örgütlenmiş sivil toplumlara ihtiyaç duydukları ileri sürülerek, otoriterlik hakkında genel kabul gören Tocquevilleci görüş birliğine meydan okunmaktadır. Kitapta bu yöndeki argüman ortaya atılırken, dünya savaşları arasındaki devrin
285 TL.
Bizi dönüştürüp değiştiren kitaplar vardır. İster Marcus Aurelius ve Plotinus’u, ister Stoacılığı ve mistisizmi ele alsın, Pierre Hadot’nun tüm eserleri için geçerlidir bu durum. Elinizdeki eser, çalışmaları pek çok düşünürü besleyen, onlarda hayranlık uyandıran bir akademisyenin yanı sıra derin, alçakgönüllü, kararlarında ciddi, bazen ironik, asla tumturaklı olmayan bir düşünür olan Pierre Hadot’yu yakından tanıma fırsatı sunuyor. Hadot’un düşünceleri, kadim bilgeliğin nasıl okunup yorumlanacağını, kadimle
180 TL.
İlk kez Amerika Birleşik Devletleri’nde yayımlandığı 1978 yılından bugüne yeni basımlarının yanı sıra farklı dillere çevrilen ve dünyanın farklı bölgelerine yönelik baskıları yapılan Spor Sosyolojisi: Sorunlar ve Çatışmalar’ın Türkçedeki bu ilk basımı Birleşik Krallık ve Avrupa baskısının çevirisidir. Bu baskı, öncekilerin mirasını sürdürmekle birlikte spor sosyolojisi alanındaki güncel araştırmaları ve kuramsal yaklaşımları referans alarak, yeni tartışmalar ve örneklerle genişletilmiş bir içerik sunuyor.So
600 TL.
“Düello, kişiliğin ezilmesine karşı bir protestodur; onurun insan yaşamından daha değerli olduğunu, yani insan onurunun varlığını, bir despotun buna hükmedemeyeceğini kanıtlama çabasıdır. İnsan onurunu korumaya yönelik yasaların bulunmadığı o çağlarda düello, haysiyetli insanlar için kendisinin, ailesinin ve yakınlarının onurunu korumada biricik yol sayılırdı...”Dünya edebiyatında düello sahneleri bol miktarda temsil edilmektedir. Özellikle Rus yazarların eserlerinde, daha çok 19. yüzyılda ve 20. yüzyılın b
170 TL.
Eşitsizlikler gün geçtikçe artarken, insanlar da “gözden çıkarılabilir” hale gelmeye başladı. Bugünlerde hükümetler, orantısız polis şiddeti ile nüfusun bir kısmını sistematik olarak toplumdan dışlamakta. William I. Robinson, bu kontrolden çıkmış sistemin doğasını ve dinamiklerini ele alırken mücadele etmek için toplumsal bir hareket oluşturmanın gerekliliğinin aciliyetini vurguluyor.Küresel polis devleti; toplu tutuklamalar, polis şiddeti, ABD tarafından yönetilen savaşlar, göçmenlere ve mültecilere zulüm
285 TL.
Oktay Duman, sosyalist hareketin farklı kuşaklarında yer alan devrimcilerin yaşamöykülerinin izini sürmeye devam ediyor. Bu sefer Manisa Gölmarmara’da 1960’lı yılların başında sosyalizmle tanışan, ömrünün 60 yılını sosyalist mücadeleye adamış, Ege’de TİP’in sembollerinden, birçok devrimci ve sosyalist çevrenin adını saygıyla andığı Savaş Al’ın yaşamını anlatıyor. Bu kitapla, 1960’lı yılların başından itibaren köy köy, kasaba kasaba sosyalist mücadelenin hangi çileli yollardan geçerek bugünlere geldiğini çar
180 TL.
İlk sözcüğün üstü niye çizili? Çünkü bu kitabın amacı, Tanrısız ahlak konusunda bir sorun olmadığını göstermektir. Felsefe profesörü Walter Sinnott-Armstrong, dini ele alırken esasen ahlakın neden hiçbir anlam taşımadığını göstermek amacıyla bu kitabı yazdığını belirtir. Dostoyevski'nin roman kahramanı İvan Karamazov, ?Tanrı öldüyse, her şey mubahtır" der. Bu dogmayı kabul eden ateistler, ahlakın sübjektif olduğuna hükmederler. Bu dogmayı kabul eden teistlerse, ateistlerin tehlikeli olduklarına inanır. Bu ç
120 TL.
Çağının yarı-entelektüel bunalımlarını geçirmekte olan, Oxford mezunu Nicholas Urfe, İngiltere´nin kasvetinden ve aşktan kaçmak için ücra bir Yunan adasına İngilizce öğretmeni olarak gider. Tek başına sıkıntılı günler geçirdiği, şair olduğuna dair hayallerinin de suya düştüğü bir sırada, gizemli milyoner Conchis ile tanışır... Büyücü, insan zihninin labirentlerinden dolaşan metafizik bir eğlence trenidir adeta. Bu labirentlerde gerçeklikle sanrı arasındaki gri bölge kahramanımızca ihlal edilir. Birbiri ar
516 TL.
Cezmi, Yeni Türk Edebiyatının ilk tarihi roman örneklerinden biri. Roman kadrosunu oluşturan kişiler tarihi şahsiyetlerdir. On altıncı yüzyıl Osmanlı-İran ilişkilerinin bir bölümü Peçevî Tarihi, Hammer Tarihi gibi tarih kaynaklarından da yararlanılarak masaya yatırılmıştır. İyi ile kötü karakterlerin mücadelesinde kazanan taraf iyi karakterdir. Bir ideoloji romanı denilebilecek Cezmi'de ağırlıklı olarak işlenen tema vatan sevgisidir. At binme, okçuluk ve cirit sahnelerinde Namık Kemal, Kars'ta geçirdiği yıl
160 TL.
Ve Oğul, bilesin ki şu zahiri dünyada yaşanan ruhun isteklerinin aslı değil, suretidir ve o suretin gerçek olduğuna kendini inandırmak için hayallerine öyle öyküler anlatır ki insanlık, öykülerin gerçekliğine kendini inandırdıkça ruhunun uzaklaştığını fark etmez ve ol fani nihayetinde körleşmiş gözlerle gördüğünü sandığı âlemle ruhunun yerine getiremediği talepleri arasın-da arafta kaldığı bir yaşam sürmeye mahkûm olur. Seksen yaşına merdiven dayamış, tek arkadaşım dediği köpeği Mojo’yla birlikte yaşayan A,
100 TL.
Zygmunt Bauman’ın “akışkan modernlik” olarak tanımladığı içinde yaşadığımız çağ, her alanda muazzam belirsizliklerle karakterize olur. Bunun en önemli neticelerinden biri, bireylerin referans alabilecekleri yerleşik toplumsal yapı, kurum ve örgütlerden mahrum kalmasıdır. Böylesi bir belirsizlik hali, yönetim kuramından ve onun denetim ve öngörülebilirlik gibi vaatlerinden önemli ölçüde ayrışır. Dahası akışkan modernlik çağında “yönetim”, ait olduğu profesyonel alanın sınırlarını çoktan aşıp özel hayatın ner
120 TL.
Eşi Savcı Doğan Öz’ü bir suikast ile kaybeden öğretmen, avukat ve hâkim Sezen Öz’ün insanı nefessiz bırakan adalet mücadelesinin peşine düşüyoruz bu kitapta. Sakin bir ruha sahip olan ve çağrılmadığı yere gitmeyen bir kadının ülkenin tüm meydanlarına ulaşacak bir adalet çığlığı yaratması alıştığımız düşünme biçimleriyle algılanamayabilir belki. Davaları büyük çağrılar, yüksek bir ses tonu ve öfkeli bir erkek performansına yakıştırmakta acele ederiz genellikle. Oysa Sezen Öz, bütün o büyük davalara, adil bir
150 TL.
... bize tam veya mutlak tatmin vaat eden herhangi birine veya herhangi bir şeye karşı son derece dikkatli olmalıyız. Bu sadece öfke, şiddet veya hayal kırıklığı getirebilecek bir vaattir. Başka bir deyişle psikanaliz, yalnızca kurtuluş kültürlerini eleştirebilir ve onlara karşı bir panzehir olabilir. Tam tatmin sadece tanrılar, hükümdarlar veya tiranlar ya da daha yıkıcı hırslarımızı taşımak ve kapsamak için yarattığımız figürler içindir. İngiltere’nin önde gelen psikanalistlerinden Adam Phillips, son eser
110 TL.
Naficy bu kitapta, uzun yıllar süren bir çalışmayla ve sayısız çok dilli, çok uluslu metin ve filmden süzerek, sinema alanında boşluğu hissedilen bir metin ortaya koyuyor. Sürgündeki Üçüncü Dünya Sinemacılarının bir o kadar da Avrupalı, Amerikalı, Rus, Kanadalı sinemacının 60’lardan bu yana “Batı”da gerçekleştirdikleri filmleri çözümlerken, bu filmlere onların varoluş öykülerine de yaklaşımlarının bir parçası olarak işaret ediyor Hamid Naficy. Onun “Aksanlı Sinema” olarak tanımladığı bu tür, “Egemen Sinema”
350 TL.
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2