Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 56 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Üstteki adam çorabının içinden bir jilet çıkardı, alttaki adama belli etmeden sağ elinin baş ve işaret parmakları arasına aldı. Adam jileti parmaklarının ucunda zehirli bir akrebi tutar gibi tutuyordu. Bir yankesicinin el çabukluğuyla alttaki adamın kasığına jiletle bir yarım ay çizdi. Alttaki adam neye uğradığını anlayamadan üstteki adam sol elini yarım ayın ortasına bastırdı, sağ elini açılan delikten içeriye soktu, alttaki adamın bağırsağını çekti zamanı durdurmak istercesine bir hırsla. Yıllar önce işl
12.96 TL.
Tükendi
"... Raporculardan ilkinin Moon Tarikatı'ndan olmasına, Hukuk Profesörlerinin de raporlarını, Tarikatçı Profesörü öykünerek yazmalarına karşılık; her iki raporcu da onaylamaları, adaletin ortak yanlışta birleştiklerini kanıtlıyordu. Bu da adaleti sarsan bir uçurumdu! Benim anlamadığım büyük oyunlardan biri de, İslam Prof. bilirkişinin Moon Tarikatı'ndan olmasıydı! Duruma göre Prof. bilirkişi hem Müslümandı, hem de Hıristiyan! Demek bir değil, ikili oynuyordu! Oynamak ne demek? Yargılıkla alay ediyordu adale
75 TL.
Dünya, ekonomik krizin çözümü telaşında. Başta Amerikalılar. Çalışma birimleri kurulur, raporlar hazırlanır...Bay Brown, Bay Smith ve Bay John, çalışma birimlerinden birisini oluştururlar...Basın da sürekli Başkanı sıkıştırmaktadır, çözüm! çözüm! diye...Bay Brown Başkana sıkı bir rapor gönderir. Ama hiç beğenilmez. Kriz telaşı ve Başkanın gözünden düşmeme kaygısıyla aykrı bir rapor gönderir; Krize Komünist Çözüm Raporu; krizden bizi komünist çözüm kurtarır! Başkan öneriye balıklama atlar.Amerikayı komünistl
100 TL.
1779-1925 yıllarında İran´da hüküm süren Kacar Hanedanlığı´nın kısa tarihçesiyle başlayıp, 1870 yılında Anadolu´ya gelerek Palu bölgesine yerleşen iki kardeşin yaşamı, Türkiye´nin 60 yıllık sürecinin önemli tarihi olaylarıyla harmanlanarak anlatılmaktadır. 1930´da olayların tetiklediği kan davası nedeniyle iki aile parçalanır. Ana karakter Abbas Mirza´nın ailesi Elazığ´a yerleşir. Keban Barajı´nın yapımına başlandığı yıllarda, toprakları su altında kalanların sorunlarıyla, kent yaşamını etkileyen sosyal ve
170 TL.
Şekerci çırağının yükselişi midir, yoksa Ferdi Tayfur´un özyaşam öyküsü mü? Değil! Hem sıradan bir insanın yaşam mücadelesini, hem de bir sanatçının yaşamından kesitleri buluyoruz bir arada. Bireysel gibi gözüken yürüyüşün toplumsal boyutlarını, tüm olumsuz koşullara rağmen, insani, sevecen ve yer yer isyankâr, kısaca insanın yaşamdaki suretinin tüm yansımasıyla varoluşunu duyumsamaktayız bu anıromanı okurken. Dalıp dalıp giderken, bir yerde ana konunun omurgasına döndüğümüzü ve yeniden dalıp gittiğimizi g
100 TL.
 %  25
Sütunumun Kenarı
İnsanoğlunun iki kıymetli organı vardır: Biri beyni, diğeri gerisi! İnsan, tatmin edici bir talep gelmedikçe beynini pek kullanmaz, zorda kalmadıkça da gerisini kaldırıp da bir işin ucundan tutmaz. Lakin ülkemizde herkes her şeyin uzmanı olduğu için de kimse gerisini koyacak yer bulamaz. İşte Ali Erdoğan, bu insanları anlatıyor: Yarışma bağımlısı hayat kadınını, Humphrey Bogart kılıklı dolmuş kâhyasını, ahlak abidesi mutaassıp amcayı, futbol fanatiği hâkimleri, ders kitabının arasına sıkıştırdığı açık saçı
22.5 TL. 30 TL.
18. Osmanlı padişahı (Deli) İbrahim´in tahta çıkışından, Valide Mahpeyker Kösem Sultan´ın ölümüne kadar geçen zaman içindeki saray entrikalarının; Yeniçeriler, Valide Sultanlar, Hasekiler, Saray Mensupları, Devlet Yöneticileri, Bektaşiler ve İstanbul´un ileri gelen kişileri arasındaki baskısından sonra ilk defa okurla buluşmaktadır. Fazlı Necib bu romanında, sevdanın mecnunlaştırdığı ama çıkar hesaplarının sevdaları savurup yok ettiği duygu ve davranışları kendi gerçek ortamından soyutlamadan ve insanların
13.89 TL.
Tükendi
Erojen Bölge, yırtıcı bir aşkın anlatıldığı Betty Blue´nun da, Eşiktekiler´in de ana teması olan, bir yazarın hayat karşısında bocalamasının romanı. Kendisini "tuhaf" sözcüğüyle adlandıran anti-kahraman bir yazarın kadınlarla, yazıyla ve hayatla ilişkisi anlatılıyor Erojen Bölge´de. Parayla ilişkisini minimum düzeyde tutan, gerektiğinde şoförlük yapan, yük taşıyan, hırsızlık yapmaktan çekinmeyen bir yazar söz konusu bu kitapta. İnsanların dert ve sıkıntıdan korktukları için bok dolu vitrinlere ve hiçbir y
15.74 TL.
Tükendi
Serçe, 1938 yılında, daha dört yaşındayken Kütahya´ya sürgüne gönderilen Dersimli bir kızın; İkinci Dünya Savaşı şartlarının Türkiye´sinde geçen yaşam serüvenini anlatıyor. Önce bir asker ailesinin yanına verilir bu küçük kız. Ama orada, Türkçe öğrenmeyi bir türlü beceremediği için dövülür. Sonra, bir doktor ailesine sığınır. Orada, kimse onun adını bilmez, o da, dil bilmediği için adını söyleyemez. Serçe adını verirler ona. Oysa asıl adı Zemi´dir. Doktorun da küçük bir kızı vardır, Serçe o kızdan öğrenir T
18.52 TL.
Tükendi
Haydi topla yüreğini Kaldırımlara dağılmış bakışlarını topla Takvimlerden söküp al, Hıçkırıklarından kalan ne varsa. Süpür yenilgilerini sağır yıllardan. Saklandığın ıssız mezarlardan doğrul artık. O insan ayazlarında üşümüş ellerini uzat, Bırak kemanlar titresin bu kasımda. Her gün yüreğini ipe çeken, Bir cellat gibi düşünmekten vazgeç artık. Haydi topla yüreğini. Umudun sızısı deliyeşildir. Sonbahara kanma, Her gazel giderken, Ömrünü yeni tomurcuklara bırakır. (Arka Kapak)
80 TL.
"Seni burada en çok rahatsız edecek olan, çan seslerini dinlemektir. Alışmadın çünkü. Ezan sesleriyle büyüdün. Her çan sesi sana Kimsin? Necisin? Burada işin ne?' diye soracaktır. Yanıt vermek çok zor. Ama yadırgama bunu. Gücüne gittiğinde, işin içinden çıkamadığında kendine şunu sor: 'Niçin iki milyon Avrupalı işçi Anadolu'da değil de; biz Anadolu çocukları buradayız.' Sorunların temeline inmek ve çözüm yolları aramak, bunun da örgütlü mücadeleden geçtiğini anlamak seni rahatlatacaktır. Yumruğunu sıkabil
80 TL.
Sekiköy'de Almanlar ailesini kuran Yaşar Bora'nın büyük aşkının, insan sevgisinin ve barış tutkusunun öyküsüdür bu roman. Torunu Emil Bora, onun sırlarının saklı olduğu küçük sandığı açtığında inanılmaz gerçeklerle karşı karşıya gelir: Dedesi, dıştan göründüğü gibi bir köylü ve Türk değil, kentli bir Almandır. Ömür boyu barış için uğraş vermiş, kültürlü bir insandır. Asıl adı Hans'tır. Daha ilkokul sıralarında Sever Sofiya'yı, Sofiya da onu. Ama onlar daha on yedi yaşındayken Birinci Dünya Savaşı başlar. Ha
140 TL.
Sahtekârların Maskelerini Düşüren Kitap Metin Akpınar çok büyük bir cesaretle girmiş konuya. Yeşil sermayenin sahtekârlıklarını, dini kullanarak saf insanları nasıl kandırdığını bütün ayrıntısıyla gözler önüne sermeyi de başarmış. Bu kolay bir iş değildir. Çünkü bu kesim kolay kolay açık vermez. Aralarına kimseyi sokmadıkları için nasıl çalıştıklarını, insanları nasıl kandırdıklarını öğrenebilmek kolay olmaz. Ama Metin Akpınar bu gizli dünyayı çözmüş ve onların maskelerini yüzlerinden çekip almış. Met
100 TL.
"Genis, puslu ve derin bir vadinin dogusundaki kayalik tepeler apaydinlikti; günesin kudretli yüzü dogdugu yeri turuncuya bogmus... Günes yükseldikçe turuncu beyaza, beyaz gittikçe göz kamastiran bir isik denizine dönüsüyordu. Uzaklarda portakal rengiyle yikanan bulutlarin neredeyse doruklarina kadar indigi Toroslar'da ceylanlar geziniyordu. Ve ceylanlarin rengi isiyordu güneste. Ceylanlar simdi yagmur gibi vadinin puslu derinligine düsüyor, gözyaslarinin irmagina karisiyordu. Birden Firat'in, Dicle'nin boy
50 TL.
ONLARI KÖKLERİNDEN KİMLER KOPARDI? "Anne biz neden Amerika´da yaşıyoruz?" Gülhan, çocuklarına, belki de hiç sormadıkları bu sorunun yanıtını vermek üzere yola çıkmış. Türk bir anne ile İranlı bir babanın kurduğu Moeel ailesinin yaşam mücadelesini geleceğe aktarmak istemiş. Köksüz olmadıklarını, köklerinden acıyla koparıldıklarını, ülkeden ülkeye nasıl savrulduklarını anlatmaya koyulmuş. Neydi onları yaşadıkları topraklardan ayıran? İnsanca bir duruş dışında, kendilerinden kaynaklanan sorunlar değildi k
9.26 TL.
Tükendi
Toplam 56 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3